Eğer başlığı okuduktan sonra hala bir sigara yakmadıysan şu an tam sırası, yak hadi başlıyoruz.
MÖ 1000’li yıllara ışınladık seni ve kendini Amerika kıtasında yerlilerin arasında tütün yakarak tanrılarla iletişime geçmeye çalışırken buldun. O duman göklere yükseldi ama tanrılara ulaşamadan insanların arasına karışarak geri indi, yıllarca form değiştirdi, kıtalardan kıtalara göç etti ve nihayet nefesinde yerini aldı.
Peki bu tütünün başına neler geldi? Amerikadan Kristof Kolomb’un gemicileri tütün sarılı kamışlarla döndü, ardından Avrupa’da bir tutkuya, Osmanlı’da ise bir tehdide dönüştü. IV. Murad, tütün içeni ölümle cezalandırırken, Fransa’da kraliyet sarayları tütün kokuyordu. Birinin kutsalı, diğerinin günahıydı. Ne yasaklar, ne engeller insanların tütüne ve Sanayi devrimi sayesinde sigaraya ulaşmasına mani olamadı. Hatta sigara da saniyeleşti, ayrımlar kalktı. Kadını, erkeği, genci, yaşlısı, fakiri, zengini hepsinin cebine kolayca girmeye başladı. Biçimi, kokusu, aromaları, filtreleri, kutuları değişti ama işlevi hiç değişmedi:
İnsanın ruhsal bir boşluğunu geçici olarak doldurmak.
Sigara ilk olarak doktorların tercihi, özgürlükçü kadınların yanında gibi sloganlarla reklamlarda yerini aldı. Sigara içme bir özgürlük, statü sahibi olma, önemli biri olma gibi algılarla insanların dikkatini çekmeye devam etti. Elden ele sigara alışverişleri, bir kereden bir şey olmazlar ve mutlaka denemelisinler adeta hipnoz edici etkiler uyandırdı. Tamamiyle stres azaltan, odaklanmayı artıran, sosyalleşme aracı bir mucizeden zamanla artan hastalıklara ve daha gergin topluluklara neden olmaya başladı. Araştırmalar gösterdi ki o küçücük kağıtlara sarılan tütünler insanları akciğer ve kalplerinden vurdu.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) der ki 1,24 milyar yetişkin dünyada tütün kullanıyor ve her yıl 8 milyon kişi hayatını sigaradan kaybediyor. Buradaki bir ilginç sayı ise bu ölümlerin 1,6 milyonu pasif içicilere ait.
Nasıl yani ben sigara bile içmiyorum ne demek pasif içiciler de sigara yüzünden ölüyor diyen biriysen üzgünüm haberler sandığından da kötü. Sigara kullanımda duman ikiye ayrılıyor: Ana duman (Mainstream Smoke) ve yan duman (Sidestream Smoke). Ana duman içicinin sigarayı içine çekip geri verdiği dumandır ve bu duman filtrelenmiştir bu sayede içicinin ağzı, bir nebze de olsa zehirli partikülleri süzer. Yan duman ise sigaranın yanan ucundan doğrudan ortama yayılan dumandır ve pasif içiciler esasen bu dumanı solur. Bu duman filtrelenmemiştir, yani içiciye göre daha ham ve toksik bir gaz karışımı içerir.
Şimdi gittiğiniz okulu, çalıştığınız ofisi, evinizi, sokakları, kafeleri ve eğlence merkezlerini düşünün. Buradaki insanları ve neler yaptıklarına odaklanın. Eğer sigara içen biriyseniz her daim yaşadığınız yoksunluk atakları iç mekanlarda boğulmanıza ve dışarıya koşmanıza, aldığınız dumanla yeniden doğmuş gibi hissetmenize neden oluyor. Dahası alkollere, güzel sofralara, sohbetlere elinizde bir bardak dolusu neşe tutuyormuşsunuz gibi aldığınız keyfi maksimuma çıkaran o güzel şeye sahipsiniz. Size tavsiyem Butan’a bir ziyaret yapmayı düşünüyorsanız, biletinizi hemen iptal etmeniz. Çünkü 2004 yılından beri Butan hükümeti toplumun “Mutluluk endeksini korumak.” ve halk sağlığını gözetmek için ülkede tamamen sigara içmeyi yasakladı.
Sigara neden mutluğu bozsun ki? Yoksunlukta çektiğim o his mutsuzluk değil ki! Ayrıca ne olmuş yani ben sigara içiyorum diye içmeyen biri yanımda durmak zorunda değil. Bu benim iradem ve özgürlüğüme kimse karışamaz.
Sevgili sigarasız hayatlar biliyorum bunları defalarca duydunuz, sosyal gruplardan dışlandınız, şikayet etmeniz sizi daha nobran biri yaptı yani üstüne suçlandınız. Sevdiğiniz insanlar tarafından evinizde bile sağlığınızdan oldunuz. Minik bebekler çoktan tiryaki olarak büyüdü. Sigarasız hayatlarınızda restoran ve kafelerde dış mekanda oturmanın bedelini size anlatmama gerek yok sanırım. Zehirli bir hava ve bolca koku hemde saçınızda, kıyafetinizde. Eğlenmeye gittiniz mesela bir konsere, sanırım insanlardan sigara içmemesini bekleyecek kadar bencil değilsinizdir. Nitekim dumandan tahriş olan boğazınız için eczanelerde çok tatlı pastiller bile mevcut.
Sigara içen biri doğrudan bencil olabilir mi? Sigara içmeyen insanlar başka bir gezegene mi taşınmalı, sigara içmemek gerçekten kaçırılan bir şey mi? Bir gün uyandığımızda dünya üzerinden tütün silinseydi dünya sizce nasıl bir yer olurdu? O dumana sığdırılan şeyler, gerçek hayatta sizden neler çalıyor?
Sorular benden, takdiri sizden olsun.
Tutku DİNÇER